Fotoğraflar…Geçmişimden anlar…Bir rastladım bu fotoya bugün...
Flu çıkmış bir foto ama çok sevdiğim iki değerli insan var fotoda, güzelliği, değeri oradan…
Mesut ve Belgin Hocam…
Maliyecilerin gittiği, 6 aylık uzun bir mali mevzuat eğitimi aldığı Ankara Maliye Kursunda bize ders veren iki kıymetli insan…Mali mevzuatı öğrenmek, sınavlardan geçerek kurs mezunu olmak değerli bir durumdur ancak o kursta derslerden öte değerli öğretileriler, görgü ve bilgi artırımı yanında tam bir sosyalleşme de yaşamıştık. Sınıf arkadaşlarımızla o günlerden bu güne güçlü bir kardeşliğimiz oldu. Görevimiz esnasında bilgi paylaşımından güzel ve zor anlarımızda destek olmaya değerli paylaşımlar yaşadık arkadaşlarımızla...
Maliyeciler arasında bir kurum kültürüdür;
astlar üstlerine ve eşitler arası birbirlerine üstad diye hitap eder. Ders vermeye gelmiş Bakanlık personeline sınıfta her arkadaşım üstad diye hitap ediyordu, bir ben hocam diyordum. Belgin Hocama “ ben üstad kelimesini kullanamıyorum, hocam diyorum, sorun var mı sizin için“ demiştim, “yok Aslı sende öyle de, kulağıma da güzel geliyor” demişti. Geleneklerine bağlı biriyimdir ama üstad deme geleneğine uyamadım.
Mesut Hocam maliye kursundaki dersinde muhasebe anlattı, Belgin Hocam gelir vergisi.Hocalarımızın hepsinin liyakatleri de ders anlatmaları da çok iyiydi. Kendilerinden mevzuattan öte çok şey öğrendik.
Mesut Hocam muhasebe dersinde tahtaya bir soru yazdı, sınıftan biri çözsün isterdi bazen soruları... Sevgili Fatma’ya doğru yöneldi, son derece zarif bir tavır ve ses tonuyla kalemi Fatma’ya uzatıp “ buyurmaz mısınız hanımefendi” diyerek onu tahtaya soruyu çözmeye yöneltti. Fatmacığıma baktığında soru çözmeye seçilmesi bir yana davetin nezaketinin şaşkınlığı bir yana kalkıverdi tahtaya. Ders sonrası esprili konuşmamızda durumu kritik ederken Fatma “ üstad dansa davet eder gibi tahtaya soru çözmeye kaldırdı, bir anlamadım ne oluyor “ dedi. Hasılı Mesut Hocam her zaman çok zarif bir insandı.
Belgin Hocam da çok zarifti ve bence çok güzel. Sınıf başkanı olmamdan dolayı birgün ders öncesi Belgin Hocam yoklama alırken yanına gittim raporlu arkadaşımın raporunu göstermeye. O gün öyle güzel geldi ki gözüme, kendisine saygısından da sınıfa ders anlatmaya geldiğinden de hep özenliydi zaten kendine. Yoklama bilgisini dedikten sonra hoş görüntüsüne dayanamayıp kısık sesimle “ Hocam çok güzel olmuşsunuz yine “ deyip geçiverdim yerime. Bilgi, mütevazilik yanında imkan dahilinde kendine bakma ve güzel giyim...
Kültür ve sanat yönü çok zengin olan Belgim Hocam’ın organize etmesi ile sınıftan birçok arkadaşımla şık şık giyinerek operaya gitmiştik.. Saraydan Kız Kaçırma…Çok çok beğenmiştik…
Alanında uzmanlaşmış değerli hocalar, onların çok yönlülükleri, bizi yönlendirmeleri, çok değerli kardeşim gibi gördüğüm sınıf arkadaşlarım ile gecen 6 aylık bir eğitim süreci…
Maliye Kursu özgüven verdi. Bizim için ilçe müdürümüz gördüğümüz en yetkili kişi iken kurs sonrası Bakanlık üst yöneticileri ile iletişime geçiverdik. Bakanlık binamız ,üst yöneticilerimizi ziyaret edip görüşmeler yapabildiğimiz yer haline geldi. Görev yerlerimizden de kendilerini rahatlıkla arayabildik. Sınıf arkadaşlarımızla istişare halinde olmak görev yerlerimizde işlerimizin çözümünü kolaylaştırdı. İyi okullardan mezun, kendilerini alanlarında yetiştirmiş değerli hocalarımızın dergi çıkarması, makale, kitap ve soru bankaları yazmaları bize hem bilgi hem vizyon kattı…Liyakat, donanım, güçlü kişilik yanında zarafet, naiflik, mütevazilikte gördük kendilerinden..İdareciliğimizde bilgi ve görgü bir arada olmalı öğrenmiş olduk. Kaliteli eğitmenlerimiz ve değerli dönem arkadaşlarım ile kendimi şanslı hissettiğim bir kurs dönemi yaşamış oldum…Aslı Gülhan BEK
Fotoğraflar…Geçmişimden anlar…Bir rastladım bu fotoya bugün...
Flu çıkmış bir foto ama çok sevdiğim iki değerli insan var fotoda, güzelliği, değeri oradan…
Mesut ve Belgin Hocam…
Maliyecilerin gittiği, 6 aylık uzun bir mali mevzuat eğitimi aldığı Ankara Maliye Kursunda bize ders veren iki kıymetli insan…Mali mevzuatı öğrenmek, sınavlardan geçerek kurs mezunu olmak değerli bir durumdur ancak o kursta derslerden öte değerli öğretileriler, görgü ve bilgi artırımı yanında tam bir sosyalleşme de yaşamıştık. Sınıf arkadaşlarımızla o günlerden bu güne güçlü bir kardeşliğimiz oldu. Görevimiz esnasında bilgi paylaşımından güzel ve zor anlarımızda destek olmaya değerli paylaşımlar yaşadık arkadaşlarımızla...
Maliyeciler arasında bir kurum kültürüdür;
astlar üstlerine ve eşitler arası birbirlerine üstad diye hitap eder. Ders vermeye gelmiş Bakanlık personeline sınıfta her arkadaşım üstad diye hitap ediyordu, bir ben hocam diyordum. Belgin Hocama “ ben üstad kelimesini kullanamıyorum, hocam diyorum, sorun var mı sizin için“ demiştim, “yok Aslı sende öyle de, kulağıma da güzel geliyor” demişti. Geleneklerine bağlı biriyimdir ama üstad deme geleneğine uyamadım.
Mesut Hocam maliye kursundaki dersinde muhasebe anlattı, Belgin Hocam gelir vergisi.Hocalarımızın hepsinin liyakatleri de ders anlatmaları da çok iyiydi. Kendilerinden mevzuattan öte çok şey öğrendik.
Mesut Hocam muhasebe dersinde tahtaya bir soru yazdı, sınıftan biri çözsün isterdi bazen soruları... Sevgili Fatma’ya doğru yöneldi, son derece zarif bir tavır ve ses tonuyla kalemi Fatma’ya uzatıp “ buyurmaz mısınız hanımefendi” diyerek onu tahtaya soruyu çözmeye yöneltti. Fatmacığıma baktığında soru çözmeye seçilmesi bir yana davetin nezaketinin şaşkınlığı bir yana kalkıverdi tahtaya. Ders sonrası esprili konuşmamızda durumu kritik ederken Fatma “ üstad dansa davet eder gibi tahtaya soru çözmeye kaldırdı, bir anlamadım ne oluyor “ dedi. Hasılı Mesut Hocam her zaman çok zarif bir insandı.
Belgin Hocam da çok zarifti ve bence çok güzel. Sınıf başkanı olmamdan dolayı birgün ders öncesi Belgin Hocam yoklama alırken yanına gittim raporlu arkadaşımın raporunu göstermeye. O gün öyle güzel geldi ki gözüme, kendisine saygısından da sınıfa ders anlatmaya geldiğinden de hep özenliydi zaten kendine. Yoklama bilgisini dedikten sonra hoş görüntüsüne dayanamayıp kısık sesimle “ Hocam çok güzel olmuşsunuz yine “ deyip geçiverdim yerime. Bilgi, mütevazilik yanında imkan dahilinde kendine bakma ve güzel giyim...
Kültür ve sanat yönü çok zengin olan Belgim Hocam’ın organize etmesi ile sınıftan birçok arkadaşımla şık şık giyinerek operaya gitmiştik.. Saraydan Kız Kaçırma…Çok çok beğenmiştik…
Alanında uzmanlaşmış değerli hocalar, onların çok yönlülükleri, bizi yönlendirmeleri, çok değerli kardeşim gibi gördüğüm sınıf arkadaşlarım ile gecen 6 aylık bir eğitim süreci…
Maliye Kursu özgüven verdi. Bizim için ilçe müdürümüz gördüğümüz en yetkili kişi iken kurs sonrası Bakanlık üst yöneticileri ile iletişime geçiverdik. Bakanlık binamız ,üst yöneticilerimizi ziyaret edip görüşmeler yapabildiğimiz yer haline geldi. Görev yerlerimizden de kendilerini rahatlıkla arayabildik. Sınıf arkadaşlarımızla istişare halinde olmak görev yerlerimizde işlerimizin çözümünü kolaylaştırdı. İyi okullardan mezun, kendilerini alanlarında yetiştirmiş değerli hocalarımızın dergi çıkarması, makale, kitap ve soru bankaları yazmaları bize hem bilgi hem vizyon kattı…Liyakat, donanım, güçlü kişilik yanında zarafet, naiflik, mütevazilikte gördük kendilerinden..İdareciliğimizde bilgi ve görgü bir arada olmalı öğrenmiş olduk. Kaliteli eğitmenlerimiz ve değerli dönem arkadaşlarım ile kendimi şanslı hissettiğim bir kurs dönemi yaşamış oldum…Aslı Gülhan BEK
Flu çıkmış bir foto ama çok sevdiğim iki değerli insan var fotoda, güzelliği, değeri oradan…
Mesut ve Belgin Hocam…
Maliyecilerin gittiği, 6 aylık uzun bir mali mevzuat eğitimi aldığı Ankara Maliye Kursunda bize ders veren iki kıymetli insan…Mali mevzuatı öğrenmek, sınavlardan geçerek kurs mezunu olmak değerli bir durumdur ancak o kursta derslerden öte değerli öğretileriler, görgü ve bilgi artırımı yanında tam bir sosyalleşme de yaşamıştık. Sınıf arkadaşlarımızla o günlerden bu güne güçlü bir kardeşliğimiz oldu. Görevimiz esnasında bilgi paylaşımından güzel ve zor anlarımızda destek olmaya değerli paylaşımlar yaşadık arkadaşlarımızla...
Maliyeciler arasında bir kurum kültürüdür;
astlar üstlerine ve eşitler arası birbirlerine üstad diye hitap eder. Ders vermeye gelmiş Bakanlık personeline sınıfta her arkadaşım üstad diye hitap ediyordu, bir ben hocam diyordum. Belgin Hocama “ ben üstad kelimesini kullanamıyorum, hocam diyorum, sorun var mı sizin için“ demiştim, “yok Aslı sende öyle de, kulağıma da güzel geliyor” demişti. Geleneklerine bağlı biriyimdir ama üstad deme geleneğine uyamadım.
Mesut Hocam maliye kursundaki dersinde muhasebe anlattı, Belgin Hocam gelir vergisi.Hocalarımızın hepsinin liyakatleri de ders anlatmaları da çok iyiydi. Kendilerinden mevzuattan öte çok şey öğrendik.
Mesut Hocam muhasebe dersinde tahtaya bir soru yazdı, sınıftan biri çözsün isterdi bazen soruları... Sevgili Fatma’ya doğru yöneldi, son derece zarif bir tavır ve ses tonuyla kalemi Fatma’ya uzatıp “ buyurmaz mısınız hanımefendi” diyerek onu tahtaya soruyu çözmeye yöneltti. Fatmacığıma baktığında soru çözmeye seçilmesi bir yana davetin nezaketinin şaşkınlığı bir yana kalkıverdi tahtaya. Ders sonrası esprili konuşmamızda durumu kritik ederken Fatma “ üstad dansa davet eder gibi tahtaya soru çözmeye kaldırdı, bir anlamadım ne oluyor “ dedi. Hasılı Mesut Hocam her zaman çok zarif bir insandı.
Belgin Hocam da çok zarifti ve bence çok güzel. Sınıf başkanı olmamdan dolayı birgün ders öncesi Belgin Hocam yoklama alırken yanına gittim raporlu arkadaşımın raporunu göstermeye. O gün öyle güzel geldi ki gözüme, kendisine saygısından da sınıfa ders anlatmaya geldiğinden de hep özenliydi zaten kendine. Yoklama bilgisini dedikten sonra hoş görüntüsüne dayanamayıp kısık sesimle “ Hocam çok güzel olmuşsunuz yine “ deyip geçiverdim yerime. Bilgi, mütevazilik yanında imkan dahilinde kendine bakma ve güzel giyim...
Kültür ve sanat yönü çok zengin olan Belgim Hocam’ın organize etmesi ile sınıftan birçok arkadaşımla şık şık giyinerek operaya gitmiştik.. Saraydan Kız Kaçırma…Çok çok beğenmiştik…
Alanında uzmanlaşmış değerli hocalar, onların çok yönlülükleri, bizi yönlendirmeleri, çok değerli kardeşim gibi gördüğüm sınıf arkadaşlarım ile gecen 6 aylık bir eğitim süreci…
Maliye Kursu özgüven verdi. Bizim için ilçe müdürümüz gördüğümüz en yetkili kişi iken kurs sonrası Bakanlık üst yöneticileri ile iletişime geçiverdik. Bakanlık binamız ,üst yöneticilerimizi ziyaret edip görüşmeler yapabildiğimiz yer haline geldi. Görev yerlerimizden de kendilerini rahatlıkla arayabildik. Sınıf arkadaşlarımızla istişare halinde olmak görev yerlerimizde işlerimizin çözümünü kolaylaştırdı. İyi okullardan mezun, kendilerini alanlarında yetiştirmiş değerli hocalarımızın dergi çıkarması, makale, kitap ve soru bankaları yazmaları bize hem bilgi hem vizyon kattı…Liyakat, donanım, güçlü kişilik yanında zarafet, naiflik, mütevazilikte gördük kendilerinden..İdareciliğimizde bilgi ve görgü bir arada olmalı öğrenmiş olduk. Kaliteli eğitmenlerimiz ve değerli dönem arkadaşlarım ile kendimi şanslı hissettiğim bir kurs dönemi yaşamış oldum…Aslı Gülhan BEK
